15 Kasım 2010 Pazartesi

CHP'DE GENÇ OLMAK

Bu devirde genç olmak zor iş. Genç olmanın ötesinde birde ucundan bucağından siyasetle
uğraşıyorsanız eğer, o zaman genç olmak daha da zor…

Siyasi partilerin lokomotifi olan gençlik kolları var birde. Emin olun ki, “gençlik kolları”
olmak da zor iş…

Bir de üstüne üstlük, Cumhuriyet Halk Partisi gibi koca bir çınar da genç olupta siyaset
yapıyorsanız, işte o zaman durum vahim!...

Özellikle son paragrafı bundan önceki zihniyet için çok rahatlıkla kullanabiliriz
düşüncesindeyim. Bundan sonra ise; Cumhuriyet Halk Partisi’nde genç olmak ve gençlik
kollarında görev yapmak onuru daha bir başka olacak. Çünkü bu sefer amacına uygun
çalışılacak. Kullanılmadığını hissedeceksin ki, bu da en önemlisi zaten.

Aslında Cumhuriyet Halk Partisi’nin gençlik kollarına dair bir yazı yazmak gibi bir derdim
yok. Yazılsa yazılsa, cilt cilt kitap yazılır Cumhuriyet Halk Partisi’nin gençlik kollarına.

Öyle bir koca çınarın da, böylesine bir torunu olması gerekir zaten! Aksini düşünmek
mümkün müdür? Bana göre değildir.

Ve daha da önemlisi, bu partide gençlik kollarında görev alan arkadaşlarımın “siyaset”
yaptıklarını unutmamaları gerekir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi’nin gençlik kolları
üyesi olmak demek; Bülent Ecevit olmak demektir, İsmet İnönü olmak demektir ve yine
daha da önemlisi Mustafa Kemal Atatürk olmak demektir!...

Dünya’nın değişmesiyle beraber ülkemizde ki siyasi konjonktürde değişiyor elbet. Bu duruma
siyasi partiler nasıl uyum sağlamalılarsa, elbette gençlik kolları da uyum sağlamalıdır. Aksi
halde siyasi tarihin tozlu sayfasında ki yerini almak hiç de zor olmayacaktır. Örnek olarak;
yine değişen bu siyasi yapı içerisinde “kurumsal” olmak olayı bana göre en önemlisidir.
İsteğim ve temennim de, Türkiye’de ki bütün CHP gençlik örgütlerinin bu kurumsal yapı
içerisinde hareket etmesidir.

Bilindiği üzere, CHP Gençlik Kolları Genel Merkezi, bundan önce ki Genel Başkanı Yunus
Emre’nin girişimleriyle beraber kurumsallaşma adına adımlar atmıştı. Şuan ki yeni MYK’da
bunun üzerine edebildiği ilaveyi etmektedir. Daha da önemlisi ve aslında gerekli olanı ise;
Altınoluk, Akçay, Zeytinli, Güre, Edremit vs. gibi kırsal alanda ki gençlik örgütlerinin
kurumsallaşmasıdır. Yani Genel Merkezin kurumsallaşmasından daha çok, körfez bölgesi gibi
bölgelerde ki gençlik örgütlerinin kurumsallaşması amacına daha da uygun olacaktır.

Kurumsallaşmanın getirdiği yapıyla beraber de, CHP’nin üniversitesi niteliğinde olan
gençlik kolları; daha eğitimli, siyasetin tozunu erken yaşta yutmuş, koltuk ve menfaat
için değil, vatan, millet ve sosyal adalet için siyaset yapan siyasetçiler yetiştirecektir.

Bu konunun özellikle çakipçisi olduğumu da belirtmek istiyorum. Hem kendi bölgemde,
hemde diğer bölgelerde.

Not: Bütün vatandaşlarımızın ve Önce Körfez Gazetesi okurlarının kurban bayramını
da en içten dileklerimle kutluyor, küçüklerimin gözlerinden, büyüklerimin ellerinden
öpüyorum…

Dipnot: Güzel bir bayram tatilinden sonra, 27 Kasım 2010 Cumartesi günü Altınoluk
Ayhan Şahenk Kültür Merkezi’nde ki, “Hoş Gelişler Ola” isimli tiyatro oyununu
kaçırmayın. Bilgi için mail atabilirsiniz…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder